Restorasyon çalışmalarının bu yılın Ağustos ayında bitirilmesi planlanırken, şimdilik bu pek mümkün görünmüyor.
30 ay önce restorasyon çalışmalarına başlanan Sümela Manastırı’nda bugüne kadar manastır ve ziyaretçiler için tehlike oluşturan kayalar 20 kişilik endüstriyel dağcı ekibi tarafından tek tek 200 metrelik yamaçtan aşağıya düşürülerek sarp yamaçlar temizlenirken, çalışmanın en zor bölümünü taş düşürme işlemi oluşturuyor. Manastırın üst kısmındaki büyük kaya parçaları kafesler içine alınarak kayalar kırılırken, kırılan kaya parçaları asansör sistemi ile aşağıya taşınıyor. Tarihi yapılarda bu tarz bir restorasyon çalışmasının dünyada tek olduğu belirtilirken, Sümela Manastırı’nın yamaç güvenliği çalışmaları ile ilgili olarak Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) ile “Sümela Manastırı’nda Düşme Tehlikesi Arz Eden Bloklara İlişkin Jeolojik, Jeofizik ve Jeoteknik Yöntemlerle Araştırılması” konulu Ar-Ge çalışması yapıldı. Bu çalışma sonrasında restorasyonun en zor bölümünü oluşturan manastırın girişinde bulunan bin 600 tonluk kaya parçasının parçalanıp parçalanmamasıyla ilgili Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Jeofizik ve Jeoloji Bölümü akademisyenleri tarafından kayanın bulunduğu yerde sabitlenmesine karar verildi. Kayanın sabitlendirme çalışmasıyla birlikte 3. aşamadaki diğer kayaların düşürülme işlemine bu yılın Nisan aynın ilk haftasında başlanacak. Manastırda kaya parçalarının oluşturduğu hafriyatların temizliği ile fresklerin bakım çalışmaları ise devam ediyor.
Proje kapsamında Sümela’da çalışmaların bu yılın Ağustos ayı ortalarında bitirilmesi planlanırken, şimdilik bu pek mümkün görünmüyor. Çalışmaların önemli bölümünü oluşturan taş düşürme ve sabitleme çalışmalarında yarıdan fazla kısmı geride kalırken, çalışmaların belirlenen süreyi aşacak olması durumunda ziyaretçiler, manastırı avlunun giriş bölümündeki yere kadar gelerek yakından ücret ödemeden görebilecek.
Çalışmalar 30 aydır sürüyor
Sümela Manastırı’nın yıllardır beri gündemde olan ve çok sayıda restorasyon projesi hazırlanan tarihi yapıyla ilgili olarak 30 ay önce harekete geçildi. Manastıra ve çevresindeki tesislere bakan yamaçlardaki kaya düşme tehlikelerini araştırmak ve riskli bölgeleri belgelemek amacıyla işin uzmanlarınca endüstriyel dağcılık teknikleri kullanılarak ve gerekli güvenlik önlemleri alınarak yamaç güzergâhlarından inişler yapıldı. İnişler esnasında, halihazırda askıda duran kaya parçalarının bulunduğu, değişime uğramış kayaç yüzeylerinin tehlike arz ettiği, ormanın eteğinde uzanan kısımlarda bazı serbest bloklar ve orman döküntülerinin içinde saklı kalmış durumda irili ufaklı serbest taş parçalarının mevcut olduğu ve çatlaklardan gelen yoğun su sızıntıları nedeniyle bazı yerlerde malzeme boşalmalarının olduğu belirlendi.
Yetkililer, "Bir yandan restorasyon devam etsin, diğer yandan ziyaretler devam etsin" görüşünü savunurken, bilim adamları kaya düşmelerinin her geçen gün daha riskli hale geldiğini ve bunun tehlikeli olacağını savunarak manastırın ziyarete kapatılarak çalışma yapılmasını istedi. Kayaların mümkün olan kısımlarının temizlenmesi, mümkün olmayan kısımlarının da çelik hasırlarla önleyecek mekanizmanın kurulması kararlaştırıldı.
Bunun üzerine manastır ve çevresinde ziyaretçilerin can ve mal güvenliğini tehdit eden ve tarihi yapıya zarar veren kaya düşmesi olaylarının sıklıkla yaşanması nedeniyle Sümela Manastırı 22 Eylül 2015 tarihinde ziyarete kapatılarak restorasyon çalışması başlatıldı. Çalışma kapsamında kayaların jeolojik-jeoteknik bakımdan araştırılması ve güçlendirmesi çalışması kapsamında manastırda, kayaların yapılara zarar vermemesi için çelik iskeleyle düzenekler kurulurken, yük taşıma amaçlı da yaklaşık 4 ton yük taşıyabilecek teleferikler kuruldu. 2 yönlü yürümesi planlanan çalışmalar kapmasında ise iç bölümündeki restorasyon çalışması için 10 kişilik özel ekip ölçümler ve fresklerde boya güçlendirme çalışması yapıyor. Yapılan tüm çalışmalar sonucunda restorasyon maliyetinin 50 milyon TL’yi geçmesi bekleniyor.
|